Prag Kalesi‘nin ve Prag‘ın en şirin evlerinin de bulunduğu Altın Yol (Golden Lane) dayız. Burası bir zamanlar askerlerin, sonrasında sanatçı ve zanaatkarların, entellektüellerin yaşadığı küçük evlerle dolu bir sokak.
Altın Yol (Golden Lane)
16. yy da kale içinde askerlerin, metal ustalarının, kuyum ve simyacıların çalıştığı atölyeler için inşa edilen bu evlerdeki yaşam 1950 lilere kadar devam ediyor. Sonrasında ise 2011 de tüm sokaktaki evler yeniden restore edilerek şimdiki halini alıyor.
Altın Yol (Golden Lane)
Bu evlerin üst katları birleştirilerek up uzun bir koridor şeklinde silahların, zırhların ve kıyafetlerin sergilendiği bir müzeye dönüştürülüyor.
Altın Yol (Golden Lane)
Çoğumuzun bildiği gibi Franz Kafka‘nın da bir dönem yaşadığı 22 nolu ev bu sokakta bulunuyor. Ne yazık ki şuan da ev Franz Kafka’nın yaşadığı haliyle değilde daha çok onun eserlerini satan bir dükkan olarak bulunuyor. Bu şekilde gördüğümde bir hayal kırıklığı yaşıyorum elbette. Çantamda ‘Milenaya Mektuplar‘ ile gelmişken, o mektupların yazıldığı odayı görmeyi çok isterdim doğrusu. ”Burada olmadığınızı söylersem aslında kendime deli demeliyim. O kadar kuvvetli bir şekilde hissediyorum ki burada olduğunu…” Seni kaybetmekten o kadar çok korkuyorum ki Milena. Bazen düşünüyorum da eğer gerçekten insanlar mutluluktan ölebilselerdi benim çoktan ölmüş olmam gerekecekti…”
Altın Yol (Golden Lane)
Franz Kafka ile çok az buluşmuş olmasına rağmen başkası ile evli ve Viyana’da yaşayan Milena, Kafka‘ya olan aşkını onun mektuplarını saklayarak koruyor ama Kafka maalesef Milena’dan gelen mektupların tümünü gizli bir aşkında belgesi olduklarından okuduktan sonra yakıyor. Milena’ya Mektuplar’ı arada sırada çıkartıp okuyarak, Kafka’nın Verem hastalığı ile boğuşurken yaşadığı bu aşkı hissetmeye çalışıyorum. Ne yazık ki Milena’da onunla aynı kaderi paylaşıp Verem’e yakalanıyor daha sonra… Prag’ta Kafka’nın izlerini her yerde görmek mümkün..
Altın Yol (Golden Lane)
Altın Yol’da eski işkence odalarını da görmek mümkün. Bu odalarda yaşanan iskenceler ise Kafka’nın aşkına olanca tezatlığı ile tüylerimizi ürpertiyor.
Altın Yol (Golden Lane)
Altın Yol (Golden Lane)
İşkence odaları kanımızı dondursa da yeniden şirin evlerle dolu sokağa dönüp dolaşmaya devam ediyoruz. Evlerin içi o dönemi yansıtan eşyalarla dekore edilerek camlı bir bölme ardında sergileniyor.
Altın Yol (Golden Lane)
Hepsi o kadar küçükki burada nasıl bir yaşam sürdürdüklerini hayal edemiyorum bile…Şu yatakta ancak çocuk yatabilir daracık bir oda küçük ve tek kişilik yaşamlar..
Altın Yol (Golden Lane)
Bir oda içinde hem mutfak, hem yemek masası hem yatak herşey bir arada bulunuyor..
Altın Yol (Golden Lane)
Altın Yol’da dolaşırken 12 nolu eve denk gelip içine giriyoruz. Girişten itibaren her yerde eski film afişleri, bantlar duruyor. Burası Sinema koleksiyoneri ve tarihçisi Josef Kazda‘nın evi. Kazda, 2 . dünya savaşı sırasında yasaklanan bir çok filmi burada saklıyor, arkadaşlarıyla buluşup bu evde filmler izleyerek tartışmalar yapıyor.
Altın Yol (Golden Lane)
İçeriye girdiğimizde de bizi kısa bilgilendirmeler ve gösterimler bekliyor. Oturup herkesle beraber izliyoruz bu küçücük sinema salonunda. Altın Yol, Prag Kalesi içinde en sevdiğimiz yerlerden biri oluyor. Eski evleri ve dönemin eşyalarıyla yaşam biçimini görmek ve o dönemi hissetmek ayrı bir keyif veriyor bize. Bu sevimli sokaktan sonra Prag Kalesi içindeki son gezi noktamız olan Daliborka Tower bizi bekliyor. Sonraki yazıda görüşmek üzere,.Herkese mutlu haftalar…